İzmirliler uzun süredir siyasetten soğumuş durumda. Belli partilere gönülsüz bir şekilde oy veriyorlar ve kimse kimi niye seçtiğinin farkında da değil. Yaklaşık üç gündür Göztepe-Fenerbahçe maçının yankıları sürerken, İzmir’in en önemli spor kulübü ulusal medyada aslanlara yem edilmek isteniyor. Bunun karşısına çıkan ne bir İzmirli siyasetçi ne bir milletvekili ne de bir sanatçı görebiliyoruz. Göztepe taraftarıntek başına hak arama mücadelesini sürdürürken hepsi susukun.Göztepe sıradan bir kulüp değildir. Asırlık bir çınardır ve İzmirliler için sadece bir futbol kulübü olmanın ötesindedir. İzmir’e kimlik veren değerlerinden birisidir. Kamuoyunun bildiği üzere haftasonu yaşanan olaylar medyada yoğun bir şekilde tartışılmakta ancak bu tartışma sadece İstanbul takımının temsilcileri ile yapılmaktadır. Göztepe’nin sesinin duyulmaması için büyük semayeye dayalı ulusal medya tartışmayı tek taraflı yürütmekte ve Göztepe’yi suçlamaktadır. Burada medyada ses getirecek hiç bir İzmir’li siyasetçiden tek kelime söz çıkmamakta hatta olayın faillerine destek dahi verilmektedir.Bu aslında İzmir siyasetçilerinin ne kadar İzmir’e yabancı olduğunu da göstermekte ve paraşütle aday yapılan vekillerin İzmir’e ne kadar yabancı olduğunu da gözler önüne sermektedir. Kalkınma yerelden başlar. İzmir’in kalkınması ise İzmir’in değerlerine sahip çıkmakla olur. Şehrine sahip çıkmayanlar, ülkesine hiç sahip çıkamazlar. Göztepe taraftarı bunların hepsini görmektedir. Rakip kulübün sermaye ve medya gücü olabilir ancak İzmir’li adaletin savunulmasını bekler. Bu süreçte siyasi prim sağlamak için Göztepe’yi kullananların ipliği pazara çıkmıştır. Artık hiç bir sanatçı, siyasetçi, milletvekili Göztepe üzerinden rant sağlamayı düşünmemelidir.